AMASIZ FAKATSIZ
Aklımı yitireceğim, giderek yalnızlaşıyorum ve beni ciddi rahatsız eden onlarca akıl yitimi olay varken, bunu doğru okumayan arkadaşlarım beni daha çok üzüyor!
Bir meselenin sonuçları o işin ne kadar doğru olduğuna tek kanıttır ama buna rağmen bu yanlışta ısrar edip durmadan methiye dizip alkışlıyorsan kusura bakma sen ciddi hastasın ve bu konuda kimi kırıyorsam da varsın kırılsın, doğrunun kıblesinden şaşmayacağım!
Bugün borç batak içinde yüzüyorsak, hala orta çağ karanlığına yüz dönmüşsek, kendimizi orta Asya steplerinin tek hakimi ve dünyanın bulunmaz ırkı sanıyorsak demek ki şu övdüğünüz Cumhuriyetin temelinde büyük sıkıntı var; kim atmışsa kendine göre atmış ve yanında yöresinde yaşayan hiç kimseyi görmeden sonuçtan memnun olmamak ve gün boyu gevezelelik varken iş oraya geldiğinde; “ ama fakat..!”
Hele şu köy enstitüleri meselesi!
Her nisan da doğum gününe sevinç, ölüm gününe ağıtlar en çok da Kürtlerden gelir; o Kürtler ki oradan mezun olup öğretmen olanların gittiği Kürt köylerinde dayakla Kürtçeyi yasaklama görevi ve dahası bunu yapanların büyük çoğunluğu Kürt öğretmenler..!
Yalan mı?
“ Amasız fakatsız” bir yanıt bekliyorum!
Peki, ne idi Köy Enstitüleri?
Bal gibi bir Amerikan projesiydi, güya komünizme karşı bir eğitimli tedbir ve Türkiye içinde asimilasyona büyük bir fırsat!
Tuttu mu?
Tutmadı. Buradan kendiliğinden bireysel bir aydınlanma uç verdi, şair, yazarlar ve okuyan bir dalga Amerika ve Türkiyeyi şok edince “ kapat gitsin..!”
Meseleyi buradan ele almadan sürü psikolojisi üzerinden buraya güzelleme yapmak şık değil!
Okur yazar oranı yükseldi tamam da hangi dille ve diğerlerin diline, dolayısıyla inancına ne oldu?
Çünkü buradan ısıtılan bir din meselesi de var, kendi dininden, mezhebinden başkasını yok sayan ve o okullarda kendini saklayan Alevi çocukları..!
Buda mı yalan?
Tarihin gerçeklerinden kendine yalandan koza örenler, sürekli karanlığı yazar, över..!
Hasan ŞAHİN