Dinlerin binlerce yıldır, ırkların da son iki üç yüz yıldır muktedirler tarafından, oya dönüştürülebilen, popülarite arttıran ikna malzemeleri olduğunu söyleyen Pelin Batu “Bu tabut kürsüsü taktiği çok işe yaramıyor” dedi.
Türkiye gündemini Amir Haber İstanbul Temsilcisi Atakan Metin’e anlatan Pelin Batu çarpıcı açıklamalarda bulundu. Tahammül sınırlarının çok zorlandığını ve artık tabut kürsüleri taktiklerinin işe yaramadığını belirten Batu şunları söyledi:
“Din binlerce yıldır, ırk son iki üç yüz yıldır muktedirler tarafından, oya dönüştürülebilen popülarite arttıran ikna malzemeleri. Son seçimlerden sonra sükut-u hayale uğramış başkanlık isteği gerçekleşmemiş bir liderin, klasik milliyetçi oyları kazanmak için burayı kullandığını görüyoruz. Eşinin çıkıp ‘sabrın meyvesi tatlıdır’ gibi mesajlar vermesi, bir bakanın ‘gayem şehit olmaktır’ demesi artık o kadar da alıcısını bulamıyor. Yarbay’ın konuşması önemli mesela. Berkin hala çok önemli çünkü orada yuhalatılan anne yüzünden toplum artık daha hassas. Hemen olumlu oy primi vermiyor bu demeçlere. Empati yoksunluğu aşılıyor. Bunların hepsi bizim cenazelerimiz. Bizim cenazelerimizde öteki taraf kavramı üzerinden oy avcılığı yapmak bu. Tahammül sınırlarını çok zorladılar. Bu tabut kürsüsü taktiğinin çok işe yaramadığını anketler de söylüyor. Daha kaç cenaze olacak da yüzleşmeye gideceğiz. Atakan doğruya doğru söylemeliyiz. Şu andakiler tahammül sınırlarını çok zorladı fakat geçmişin de sorgusu gerekiyor. Hem Dersim olayları, 1915 tarihi, doksanlarda yaşanan faili meçhuller herkes acı yaşadı. Müslümanlar da beyaz Türk’ler de. Acılarını masaya yatırmayıp, adalet komisyonları kurmayıp sürekli yaraları kaşırsan hiçbir yere gidemezsin. Sorun ve acı sürekli tekrar eder. Neden yüzleşmeye ben bu kadar kafayı taktım neden hep yüzleşme diye programlar yapıyorum? Buna gerçekten inanıyorum. Karşı taraftan ne kadar nefret edersek edelim onları dinlemeden sorunumuzu çözemeyeceğiz. Kötü olmanın da bir travması var. Katillerimizi alkışlamak değil demek istediğim. Konuşmak ve dinlemek.”
Örgüt ve parti isimlerinin telaffuz edilişine göre insanların saflaştırılmasını da doğru bulmadığını belirten Pelin Batu “İsimleri kurulduğu şekilde telaffuz etmeye çalışıyorum ama bazen gelip gidiyorum. Hem PeKaKa diyorum hem PeKeKe. Fakat bunun üzerinden saflaştırılma artık kırılmalı. Akepe dediğimizde neden Ak Parti demiyorsunuz ya da CeHaPe dendiğinde neden CeHePe değil uyarıları çok absürt. Ben hem PeKeKe deyip hem de terörü de kınayabilirim. Hatta taktiklerini de yerin dibine batırabilirim. Bir kelime telaffuzu üzerinden kategorileştirmek. Şaşırtmıyor açıklamasına dönersek taktikleri var terör örgütlerinin. Evinde kafasına ensesine kurşun sıkma gibi, sadece devletin yetkilisini askeri polisi hedef alma gibi, domuz bağı gibi, kafa kesme gibi. İnfaz şekillerinden hangi örgütün yaptığını da terör uzmanı olmadan artık hepimiz anlayabiliyoruz. Ben infaz taktiğinden ötürü şaşırtmadığını söyledim. Herkes bunu PKK’nın yaptığını anlamışken yeniden ‘PKK kötüdür’ demek anlamsızlaşıyor. 30 yıldır yaptığı için şaşırmıyoruz. Bizi bu dönem şaşırtan ne? Sapla samanın birbirine karışmış olması. DHKP-C mesela. Eskiden sol tandanslı insanların örgütü olarak görüyordum şimdi ise derin devlet olarak okuyorum. PKK’nin içinde bölünmelerin olduğunu düşünüyorum. PKK içinde HDP’nin yükselişinden rahatsız olanların varlığını seziyorum. Hakan Fidan olur başkası olur devletin içinde minik devletler olduğunu analiz ediyorum. IŞİD’e silah gönderilip de sonra IŞİD’i bombalamaya şaşırıyorum. Tek şaşırmadığım ise bu kadar şaşkınlık içinde terörün iki tarafta da devam ediyor olması” dedi.
Saygılarımızla,
3K1P İletişim
