Sol yanım parçalı bulutlu, sağ yanımda ise fırtınalardayım. Bir tarafım ak, diğer tarafım kara. Ne ak görünürüm, ne de kara görünürüm. Akılla açıklanamayan acayip bir haldeyim. Ben acayip bir mahlûkata dönüşmüşüm haberin var mı?
Cahillik hiçbir dönem bu kadar pirim yapmadı. Ölüm hiçbir dönem bu kadar kutsanmadı. Soygun, hiçbir dönem böyle açıkta yapılmadı. Tecavüzcülere hiçbir dönem bugünkü gibi itibar edilmedi. Gazeteciler hiçbir dönem böyle açıkta hedef olmadı. Toplum, hiçbir dönem savaş çığırtkanlığı yapmadı.
İnsanlar, hiçbir dönem bu kadar çelişkiler içinde boğulmadı. Dinini yaşamak isteyenler, Avrupa’ya göç ettiler. Oysaki Avrupalılar onlara göre gâvurdular.
Avrupa’da yaşayan siyasi İslamcılar, Avrupa’da oylarını komünistlere verdiler. Yurda gelince de komünistleri dinsizlikle suçlayıp, katli vaciptir dediler.
Demokrasi ve milli irade kavramlarını ağızlarında hiç düşürmediler. Anayasayı rafa kaldıran Osmanlıyı 36 yıl anayasasız ve kuralsız yöneten padişah Abdülhamit’i de baş tacı yaptılar. Osmanlı ecdadımız dediler. Osmanlıda hiçbir padişahın anasının Türk olmadığını kabul etmediler.
Ecdadının Türkçe konuşmadığını bilmiyorlar. Millet kavramının dil ile bağlantılı olduğunu bilmiyorlar. Millet kavramını din birliği olarak görüyorlar.
Kitap okumayı hiç sevmiyorlar. Ama her konuda yorum yaparlar. Konuşurken de kitabın içinde konuşuyorum derler.
Yetmiş sekiz milyonluk bir ülkede 3 milyon gazete basılıyor. Ama kime sorsanız ilim irfan sahibiyim derler.
Gelene ağam, gidene paşam derler. Diktatör Kenan Evren’e %93,4 destek verirler. Kenan Evren’in cenazesine ise %1 bile katılmazlar.
Bütün bunları niçin yazdım?
Çünkü öyle bir ülkede yaşıyoruz ki, ülke gündemi bir günde birkaç defa değişebiliyor. Ama toplumun gündemi hiç değişmiyor. Ülke hızla bir yerlere sürükleniyor ama kimse bunun farkında olmuyor.
Benim gündemim bu hafta 5 defa değişti, bir türlü ne yazacağıma karar veremedim.
Benim gündeminde neler mi vardı?
1-Güneydoğu ilçelerinde çatışmalar var, orada insanlar ölüyor.Evet sadece insanlar ölüyor.Ama hiçbir kimse bir şey yapamıyor.
2-Bir Rus uçağı düşürüldü. Gerekçe’si angajman kurallarıymış. Oysaki Ege Denizinde bu sınır ihlalleri her zaman yapılıyor ama kimsenin de uçağı düşmüyor. Burada derin bir çelişki var.
Bu uçağı düşürenler kar ve zarar problemlerin ne olduğunu bilmiyorlar. Bilselerdi bugün bu kadar etekleri tutuşmazdı. Çünkü ülkeyi bir savaşın eşiğine getirdiler. Durup dururken bir dünya devi olan Rusya’yı karşılarına aldılar. Durup dururken ülkesin ekonomik çıkarlarını bir anlık öfkeye kurban ettiler. Sonu nereye varır kimse bir şey bilmiyor.
3-Cumhuriyet gazetesi yaptığı bir haber yüzünde casuslukla suçlanıyor. Can Dündar ve Ankara temsilcisi Erdem Gül’ü tutuklandı. Ama başbakan basın özgürlüğü benim kırmızıçizgimdir diyebiliyor. Ne yaman çelişki değil mi?
4-CHP olağan üstü kurultaya gidecekti gidemedi. Yeterli imza bulunamadı. Kılıçdaroğlu yapamayan gitmeli demişti. Bunca başarısızlığa rağmen kendisi de gitmiyor. Veli Ağbaba gibi bir büyük burjuvadan bir büyük devrimci yaratılıyor. Okuryazar olmayan yöneticiler CHP yi yönetiyor. Eline bir parça kağıt verilen bir ilçe başkanı, verilen kağıdı toplumun karşısında okuyamıyor. Sonrada biz neden iktidar olamıyoruz diye sorguluyorlar.
5-Yeni hükümet kuruldu. Bunca gürültü arasında hükümet güme gitti. Kimse bu konuda hiç bir şey yazma fırsatı bulamadı.
Evet, bu hafta beş önemli gündem maddesi sürekli yer değiştirdi. Biz ise hangisini yazalım diye düşündük durduk. Sonra biz de farkına varmadan gündemin dışına itildik.
Bilmem bu hafta neyi yazmalı? Ne yaman çelişki değil mi?
