1973 Yılında askerliğini yapmış bir genç olarak ilk kez o da rahmetli oldu o zaman ki Malatya CHP il gençlik kolu başkanımız Yüksel Mazmanoğlunun isteği ve teşviki ile ilk kez CHP üye oldum.
Üyeliğimizin üzerinde bir müddet geçtikten sonra yine merhum saygı değer dostumuz abimiz Yüksel Mazmanoğlu bizi gençlik kolları yönetim kurulu üyeliğne seçtirdi.
Seçtirdi diyorum çünkü daha yeni partiye üye olmuştuk ve ne tüzüğü biliyoruz ne de askerden yeni bir insan olarak partide ki gençlerden kimseyi tanıyoruz.
O Zaman partide yine rahmetli Erhan Kırçuval abimiz ile Yüksel abimiz amatör spor la da ilgileniyor Malatya futbolu bir şekilde ikisinde sorulur durumda. Bizim dostluğumuz arkadaşlığımız abi kardeşliğimiz de buradan kaynaklanıyordu.
Malatya CHP gençlik kolları olarak uzun süre birlikte çalıştık. Yüksel Mazmanoğlu ve Erhan kırçuval abilerimiz 70 li yılların o karanlık günlerinde özellikle bizleri firenler daha başka işlerle uğraşmamızı engelliyor bütün arkadaşlarımızı klasik sosyal demokrat çizgide tutmaya çalışıyorlardı.
Malatya o gün de bu günde Türkiyenin en önemli ve stratejik biri ilidir.
Malatya Türkiye haritasında ve gelişen siyasi gelişmelere baktığımızda Batının doğusu doğunun batısı durumunda ki özelliği ve coğrafi durumu nedeniyle önemli bir şehirdir.
Malatya da o zaman da bu günde Alevi, Sünni, Kürt , Türk hele 70 li yıllarda on binlerce Ermeni vatandaşlarımızın yaşadığı tam bir ebru şehirdi. Ancak 1970 yıllarda ki anarşi ve terör Ermeni vatandaşlarımızı göçe zorlamış ve şu an da Malatya da ermeni sayısı yüzler civarındadır.
Bütün bunları neden anlatıyorum, O günler çok karanlık günlerdi CHP li olmak çarşıda Pazar da sokak ta gezmek zordu ancak bizler o zoru başarıyor her yerde her zaman korkmadan çekinmeden geziyor siyaset yapıyor CHP ni iktidara taşımaya çalışıyorduk.
Bu ara da Gençlik kolları genel seçimleri de yapılıyor ve bizlerde delege olalım olmayalım bütün arkadaşlarımızla Ankaranın yolunu tutuyor partide gerçekten sol ve sosyal demokratların yönetimlere gelmesi için can siperhane çalışıyor çabalıyorduk.
Son seçimlerde rahmetli Mustafa Üstündağ gurubunun desteklediği Zeki Alçin ile Hasan Belovacıklının yarıştığı kongre de kıran kırana bir kongre yaşadık. O zaman ki gençlik kolları genel başkanlık seçimleri şimdiki CHP genel başkanlık seçimlerinden daha heyecenlı ve hararetli olurdu.
Gençlik kolları genel başkanlık seçimlerinin birinde Zeki alçın ile Hasan Belovacıklının yarıştığı seçimlerden önce çıkan bir tartışmada Alçin gurubu Hasan belovacıklıyı balkondan aşağı atarak ayağının kırılmasına neden olmuşlardı ve Hasan belovacıklı başkan o nedenle seçime katılamamış yerine Tahsin Emek aday gösterilmişti ancak seçimi Zeki alçin kazanmıştı.
Aradan geçen iki yıldan sonra yapılan gençlik kolları genel başkan ve genel yönetim seçimlerinde bu kez üç aday vardı.
1 – Emin KOÇ ( Ecevitlerin aday idi )
2 – Hamdi Fidan ( Ali topuz gurubunun adayı )
3 - Hasan Belovacıklı ( Sol sosyal demokratların adayı )
Üç adayın yarıştığı yarışma gerçekten çok heyecan arz ediyordu. Bir yanda Ecevitler iktidarlarını bırakmak istemiyor diğer taraftan Ali topuz ve arkadaşları partiyi ele geçirmek istiyor diğer tarafta da partiyi sol sosyal demokrat çizgide ideolojik yapıya kavuşturarak iktidara yürümeye çalışan gençler ve Süleyman genç vardı
Necati bey de ki Derya sinamasında yapılan son kongrede daha ilk eteapta divan başkanlığı seçiminde ortalık karıştı ancak neticede Hasan belovacıklı ve Malatya delegeasyonunda desteklediği Konya genlik kolu başkanı Musa Akgün Divan başkanlığına seçildi.
Ancak seçilir seçilmez çıkan tartışmalarda Musa Akgünün kafası yarıldı. Musa Akgün götürüldü kafasına dikiş atıldı sarıldı ve tekrar Derya sinemasına gelerek divan başkanlığı görevine devam etti
Akgün sinamasında Süleyman Genç ve arkadaşları büyük mücadele verdi ve neticede Hasan Belovacıklı başkanımız genel başkan seçildi.
Hasan Belovacıklıyı 1970 li yıllarda tanımaktan onunla çalışmaktan hep gurur duydum hep mutlu oldum.
1978 30 Ağustosunda Malatya gençlik kolları başkanımız faşistlerce katledildi. (Allah rahmet etsin) Kısa bir sürede bu göreve ben Ecevitin imzasıyla iki kez atandım ancak o zaman ki il başkanımız bir şekilde ( aleviden başkan olmaz ) diyerek ret etti.
Hasan Belovacıklı başkanım sol ve sosyal demokrasiye inanmış ve düşüncesinin iktidar olması bu ülkeye barışın kardeşliğin Demokrasi özgürlüklerin gelmesi adına çok önemli çalışmalar yapmış çok önemli projeler üretmişti ancak ona kimse yetişemedi parti içinde ki kısır çekişmeler nedeniyle bir çok projesini hayata geçiremeden 12 Eylül faşist darbesi oldu.
Hasan Belovacıklı görev de olduğu bir zaman da Hakkari Yüksek ovaya giderek orada ki köy guruplarının birbirinr olan bağlantısı gereği yapılması gereken köprüyü beraber götürdüğü arkadaşları ile amele olarak çalışarak bitirdi ve taa o günden doğu ile batının birlikte olmasının gereğini yerine getirerek bu günlere ayna tuttu.
Hasan belovacıklı mülkiyeliydi. Hasan belovacıklı hiçbir zaman şimdikiler gibi çalayım çırpayım milletvekili olayım belediye başkanı olayım sevdasında olmadı. Onun derdi sol sosyal demokrat düşünceyi iktidara taşımaktan başka bir şey değildi.
12 Eylülden sonra epey süre iş bulamadı ekonomik zorluklar yaşadı ancak kimseye eyvallah etmedi.
Neticede SHP nin koalisyon olduğu hükümette bayındırlık bakanlığına danışman olarak girdi ve bir süre burada çalışarak hayatını idame etmeye çalıştı.
Daha sonra ki yıllarda haytını zor şartlarda geçirmeye çalışırken o kötü hastalığa yakalandı ve Aralık 2014 yılında hayata gözlerini yumdu.
Saygı değer genel başkanımı saygıyla hürmetle anıyorum. Ailesine ve dava arkadaşlarına sabırlar diliyorum. Hepimizin başı sağ olsun Allah rahmet etsin mekanı cennet olsun
Sayın başkanım senin bıraktığın demokrasi mücadelesi bayrağı senin arkadaşların ve dava arkadaşlarının omuzlarında yoluna devam etmektedir. Senin içerisinde olduğun ve yoğun çaba sarf ettiğin CHP ne yazık ki kötü yönetim ve ilkesiz kararsız ideolojisiz liyakatsız yöneticiler tarafında Nazlı Ilıcağı alkışlatacak duruma düşmüş ondan ve onun zihniyetinden medet umar duruma düşmüştür.partin yabancı ve ehil olmayan ellerdedir.Emeksiz havadan paraşütlerle gelen sol ve sosyal demokrasi denildiğinde aklına tren gelen vatandaşlar yönetici olmuş utanmadan sıkılmadan Atatürkün, İnönünün hatta Ecevitin ve arkadaşlarının koltuğunda oturuyorlar.
Ancak sen rahat uyu bu çok fazla böyle devam edemez etmemeli.
Senin dava arkadaşların 80 yıllarının yılmaz yıkılmaz demokrasinin militanları senin davanı sonuna kadar savunuyor savunmaya devam ediyor bu kiracılar gidecek ev sahipleri evlerine eninde sonunda yerleşecek ve bu parti önce güçlü bir ana muhalefet daha sonra da 62 yıllık şanssızlığı yıkarak güçlü iktidar olacaktır. Ölümünün 2. Yılında seni saygıyla anıyorum. Sen rahat uyu sayın saygı değer genel başkanım.